Müslüman Gençlik
  KIYAMETIN BÜYÜK ALAMETLERI
 
 

KIYAMETIN BÜYÜK ALAMETLERI
 

Bunlar kiyametin yaklastiginin delilidirler. Bu alametler ortaya çiktigi takdirde kiyamet de onlarin akabinde olur. Ehl-i sünnet, Peygamber -sallahu aleyhi ve sellem-'den geldigi sekilde bu alametlere inanirlar. Bazilari:  Mehdi'nin ortaya çikmasi, Mehdi'nin adi Muhammed b. Abdullah olup, Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in Ehl-i beytindendir. O dogu tarafindan ortaya çikacak, yedi yil hükümdarlik yapacaktir. Önceleri zulüm ve haksizlikla dolup tasan yeryüzünü adaletle dolduracaktir. Ümmet onun döneminde hiçbir sekilde görmedigi nimetlere kavusacaktir. Yer bitkilerini, mahsullerini çikartacak, sema yagmur yagdiracak, mal sayisiz hesapsiz olarak verilecektir.  Mesih, Deccal (1) 'in ortaya çikmasi, Meryem oglu isa Mesih -aleyhisselam-'in Sam'in dogu tarafinda el-Menâretu'l-Beyda'nin yakinlarinda inmesi, Isa Mesih, Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'in seriati ile hükmeden ve onunla amel eden birisi olarak inecektir, Deccal'i öldürecek ve yeryüzünde Islam ile hükmedecektir. O hak üzere savasan ve Deccal ile savasmak üzere toplanmis bulunan yardima mazhar (Taife-i Mansûra) kesimin üzerine inecek, namazin kilinacagi vakit inecegi zaman da bu kesimin kumandani arkasinda namaz kilacaktir.  Ye'cuc ile Me'cuc'un çikmasi, biri doguda, biri batida, biri de Arap yarimadasinda üç kara parçasinin yerin dibine geçmesi, Duhan (duman)'in çikmasi, günesin bati'dan dogmasi, Dabbetu'l-arz'in çikip insanlarla konusmasi ve insanlari arkalarindan sürükleyecek büyük bir atesin ortaya çikmasi.  Ehl-i sünnet ve'l-cemaat Allah ve Rasülünün haber vermis oldugu, ölümden sonra ortaya çikan bütün gaybî hadiselere de inanirlar: Ölüm sekerati, ölüm meleklerinin hazir bulunmasi, miü'minin Rabbine kavusmasi dolayisiyla sevinmesi, ölüm esnasinda seytanin bulunmasi, ölüm esnasinda kafirin imaninin kabul edilmeyisi, Berzah alemi, kabir nimeti, azabi ve fitnesi (sorusu), meleklerin sorgulamasi, sehidlerin Rableri nezdinde diri olup riziklandirildiklari, bahtiyar kimselerin ruhlarinin nimet görüp, bedbaht kimselerin ruhlarinin ise azab gördüklerine inanilmasi gibi.  Ehl-i sünnet ve'l-cemaat ayrica hayy ve kayyum olan Allah'in, hayati ve hayat sahihlerini yok edecegi büyük kiyametin gerçeklesecegi güne de iman ederler. Daha sonra yüce Allah kullari tekrar diriltecek, onlari kabirlerinden kaldiracak, sonra da onlari hesaba çekmek için huzurunda durduracaktir.  Sur'a üfürülmesine de iman ederler. Sur'a iki defa üfürülecektir.  Birincisi; Alemin degisiklige ugrayacagi ve düzeninin bozulacagi fez'a (korku ve dehset) üfürüsüdür. Varliklarin yok olmasi ve baygin düsmeleri ile herseyin helak olmasi bununla olacaktir.  Ikincisi ise öldükten sonra dirilip kabirlerden kalkip âlemlerin Rabbinin huzuruna durulmak üzere gelinmesi için gerçeklestirilecek üfürüstür.  Öldükten sonra dirilise, kabirlerden kalkmaya, yüce Allah'in kabirdekileri dirilttigine de iman ederler. Insanlar alemlerin Rabbinin huzuruna çiplak, elbisesiz, sünnetsiz olarak kalkarlar. Günes onlara oldukça yaklasacak, kimisi agzina kadar tere gömülecektir, ilk diriltilecek ve kendisi için yerin yarilarak üzerinden açilacagi ilk kisi Peygamberimiz Muhammed -sallallabu aleyhi ve sellem-'dir.  O dehsetli günde insanlar etrafa savrulan çekirgelermis gibi tek bir anda kabirlerinden çikacaklar, davetçiye dogru hizlica kosacaklardir. Herbir hareket dinmis olacak, korkunç sessizlik adeta herkesi kaplayacaktir. O sirada amel sahifeleri yayilacak, gizli sakli ne varsa açiga çikaracak, üstü örtülü olan seyler görünecek, kalblerde gizlenen seyler açiga çikacak. Kiyamet gününde yüce Allah arada bir tercüman bulunmaksizin kullari ile konusacak, herkes kendisinin ve babasinin ismiyle çagirilacak.  Kendisinde kullarin amellerinin tartilacagi, iki kefesi bulunan Mizan'a, amel defterlerinin açilmasina, kimisinin kitabini sag tarafindan, kimisinin sol tarafindan ya da sirtinin arka tarafindan alacagina da inanirlar.

Sirat ise cehennem üzerinde kurulmus olacaktir. Iyiler onun üzerinden geçecek, günahkârlarin ise ayagi kayacaktir. (2)   Cennet ile cehennem yaratilmislardir, su an da vardirlar, ebediyyen yok olmazlar. Cennet muvahhid ve takva sahibleri mü'minlerin yurdu, cehennem ise müsrik, yahudi, hristiyan, münafik, inkârci, putperest ve kâfirler ile günahkarlarin yurdudur. Günahkârlarin atesinin sonu gelecektir, kâfirlerin atesi ise bitmeyecek, sonu gelmeyecektir. Cennet ebediyyen yok olmayacaktir. Allah her ikisini de mahlûkattan önce yaratmistir.  Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'in ümmetinin kiyamet gününde hesaba çekilecek ilk ümmet olduguna, cennete girecek ilk ümmet olduguna, cennetliklerin yarisini onlarin teskil edeceklerine, onlardan yetmisbin kisinin hesabsiz olarak cennete gireceklerine de inanirlar.  Muvahhidlerin ebediyyen cehennemde kalmayacaklarina inanirlar. Bunlar ise Allah'a ortak kosmak disinda islemis olduklari birtakim masiyetler dolayisiyla, cehenneme girmis olan kimselerdir. Çünkü cehennemden çikmamak üzere, cehennemde ebedi kalacak olanlar müsriklerdir.  Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-in Havz'inin kiyamet gününün Arasat'inda bulunacagina da inanirlar. Bu Havzin suyu sütten daha beyaz, baldan daha tatlidir. Kokusu miskten güzeldir, kablarinin sayisi semadaki yildizlar kadardir. Eni bir aylik, boyu bir aylik mesafedir. Ondan bir defa içen, bir daha ebediyyen susamayacaktir. Ancak din hakkinda bid'atler ortaya koyanlar bundan mahrum edileceklerdir. Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- söyle buyurmustur: "Benim havzim bir aylik mesafe kadardir. Suyu sütten beyazdir, kokusu miskten hostur. Üzerindeki testiler semanin yildizlari gibidir, ondan bir defa içen bir daha ebediyyen susamaz." (Buhari)  Yine söyle buyurmaktadir: "Sizden önce Havz'a gidecek olan ben olacagim. Benim yanima gelecek olan ordan içer, ordan bir defa içen de ebediyyen susamayacaktir. Benim yanima benim kendilerini tanidigim, kendilerinin de beni tanidiklari birtakim kimseler de gelecek, sonra benimle onlar arasina engel konulacaktir." Bir rivayette de söyle denilmektedir:  "Ben; Onlar bendendir diyecegim, bana: Sen, senden sonra neler uydurup, ortaya çikardiklarini bilmiyorsun denilecek, bu sefer ben de: Benden sonra degisiklikler ortaya koyanlar benden uzak olsunlar, benden uzak olsunlar diyecegim." (Buharî)  Peygamberimizin sefaatine ve Makam-i Mahmud'un ona ait olduguna da iman ederler. O hem Mevkifte bulunan kimseler arasinda hüküm verilmek üzere sefaat edecektir, hem de cennet ehlinin cennete girmeleri için sefaatte bulunacaktir. Rasülullah -sallallahu aleyhi ve sellem- da cennete girecek ilk kisidir. Amcasi Ebu Talib'e de azabinin hafifletilmesi için sefaatte bulunacaktir.  Bu üç sefaat Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'a mahsustur. Ondan baska hiçbir kimsenin bu tür bir sefaati yoktur.  Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in cennete girmis ümmetinden bazi kimselerinin derecelerinin daha yüksek derecelere çikartilmasi için de sefaati olacaktir. Cennete hesabsiz girmis, ümmetinden bir kesime de sefaatte bulunacaktir.  Yine O -sallallahu aleyhi ve sellem- iyilikleri ile kötülükleri birbirine esit durumda olan kimselere cennete girmeleri için sefaatte bulunacagi gibi, cehenneme götürülmeleri emredilmis daha baska kimselerin de oraya girmemeleri için sefaatte bulunacaktir.
 

Ümmetinden azabi haketmis kimselere azablarinin hafifletilmesi, muvahhid günahkârlarin cehennemden çikartilmasi için de sefaat edecek ve onun sefaati ile cennete gireceklerdir.

Bu sefaatlerde ise melekler, peygamberler, sehidler, siddîklar, salihler ve mü'minler de onunla ortaktirlar. (Yani onlarin da bu türden sefaatleri olacaktir.) Sonra yüce Allah cehennem atesinden herhangi bir sefaat ile degil de kendi lütuf ve rahmeti ile birtakim kimseleri de çikartacaktir. Kafirler için ise sefaat sözkonusu olmayacaktir. Çünkü yüce Allah söyle buyurmaktadir: "Artik sefaat edenlerin sefaati onlara fayda vermez. " (el-Müddessir, 74/48) (3)   Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in su buyrugunda da belirttigi üzere kiyamet gününde mü'minin ameli de kendisine sefaat edecektir: "Oruç ve Kuran kiyamet gününde kula sefaat edeceklerdir." (4)   Kiyamet gününde ölüm getirilecek ve Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in su buyrugunda haber verdigi üzere bogazlanacaktir:

"Cennet ehli cennete, cehennemlikler de cehenneme girdikten sonra ölüm getirilecek, ve nihayet cennet ile cehennem arasinda birakilacaktir, sonra da kesilecektir. Daha sonra bir münadi söyle seslenecektir: Ey cennetlikler! Artik ölüm yoktur ve ey cehennemlikler artik ölüm yoktur. Bunun üzerine cennetliklerin sevinçlerine sevinç katilir, cehennemliklerin kederlerine de keder katilir. " (Müslim) (1) Mesih, Deccal'in ortaya çikmasi en büyük fitnelerden birisidir. Çünkü küfür, dalalet ve fitnelerin kaynagi Deccal'dir. Bundan dolayi bütün peygamberler Deccal'e karsi kavimlerini uyarmislardir. Bunlarin en önemlilerinden birisi de Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in her namazin akabinde Deccal fitnesinden Allah'a siginmis olmasi ve ümmetini de ondan sakindirmis olmasidir. (2) Sirat, cennete gideceklerin üzerinden geçecekleri köprüdür. Insanlar amellerine göre Sirat'in üzerinden geçeceklerdir. Kimisi bir göz açip kirpar gibi, kimisi simsek gibi, kimisi rahat esen rüzgar gibi, kimisi asil bir at gibi, kimisi binek devesi gibi, kimisi kosarak, kimisi yürüyerek, kimisi sürünerek geçecektir. Onlardan kimileri kancalarla yakalanip, cehenneme atilacaktir. Herkes ameline göre oradan geçecektir; ta ki günahlarindan ve kirlerinden temizlensin. Sirat'i geçebilen kimse cennete girmeye hazir olur. Sirat'i geçtikleri takdirde cennet ile cehennem arasindaki bir köprüde durdurulurlar ve birinin digerindeki hakki kisas yolu ile alinir, Nihayet tertemiz edilip, arindirildiktan sonra cennete girmek üzere kendilerine izin verilecektir. (3) Bu sefaat için iki sart vardir: Birincisi yüce Allah'in bu sefaate dair izin vermesidir. Çünkü yüce Allah söyle buyurmaktadir: "Onun izni olmaksizin nezdinde kim sefaat edebilir." (el-Bakara, 2/255)Ikincisi ise yüce Allah'in hem sefaatte bulunacak olandan, hem de kendisine sefaat olunacak olandan razi olmasi. Çünkü yüce Allah söyle buyurmaktadir: "Onun razi oldugu kimselerden baskasina sefaat etmezler." (el-Enhiya, 21/28) (4) Bk. el-Elbanî, Sahîhu'l-Cami'i's-Sagîr, no: 3882

 
  Bugün 3909 ziyaretçi (11429 klik) kişi burdaydı!  
 
forex
forex
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol